T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

KENDİSİNİ KÖYÜNE ADAMIŞ BİR YATIRIMCI...

Yayın Tarihi : 25.06.2020

Çağlar Bozkurt... Evli ve 2 çocuk babası, 20 yıldır turizmle uğraşan, hayalleri hiç bitmeyen, kendisini doğup büyüdüğü köyüne adayan bir yatırımcı. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Kırsal Turizm Yatırımlarına % 50 Hibe Desteği ile çocukluk hayali olan, köyünde tarım ve turizmi birleştirerek, ülke çapında bir Agroturizm işletmesi kurdu.

KÖYÜM İÇİN HERŞEYİ YAPARIM!

Ula İlçesinin Akyaka Mahallesinde bir turizm işletmesi de olan Çağlar Bozkurt, bize tesisini gezdirirken her adımı heyecanla anlatıyor ve tesisini genişletmek için planladığı projelerden bahsediyor. Bozkurt sahibi olduğu işletmeyi kurmaya nasıl karar verdiğini anlatıyor; "Bu işe başlamadan önce çok düşündüm. Çocukluk hayalim vardı ve bunu gerçekleştirmeliydim. Ben çalışmadan duramayan bir insanım. Üretmeyi ve insanlara faydalı olmayı seviyorum. Bu bana ayrı bir mutluluk veriyor. Neler yapabileceğimi düşündüm. Menteşe İlçesine bağlı Yenice Mahallesinde 40 da.'lık bir arazim vardı. Son yıllarda köyden kente göçün önlenmesi için devletimiz birtakım çalışmalar yapıyor. Gençlerimize destek veriyor. Neden ben de yapmayayım? dedim. Köy hayatını çok iyi bilirim. Aynı zamanda turizmin de içindeyim. Bir gün "Köyüme turizmi getireceğim!" dedim ve kolları sıvadım. Bu tesisi inşa ederken birden fazla amacım vardı. Hem köyümde yaşayan gençlere istihdam sağlayabilmek, hem tarım ve turizmi birleştirerek şehir hayatından sıkılmış ve köy hayatını tanımak isteyen insanlara hizmet edebilmekti.

"YENİCE VADİ" YAKIN GELECEĞİN MİNYATÜR AGRO KÖYÜ OLACAK!

Beynimde birçok proje dolaşırken bir arkadaşımdan Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Kırsal Turizm Yatırımlarına % 50 hibe desteği sağladığını duydum. Çok heyecanlandım. Bu benim için çok iyi bir fırsat diye düşündüm ve harekete geçtim. Muğla Tarım ve Orman İl Müdürlüğüne giderek destekleme ile ilgili bilgiler aldım. Şartlarımın uygun olduğunu öğrenince mutluluğum ve heyecanım katlandı. Mimarımla birlikte arazimde bulunan orman ağaçlarına dokunmadan, hatta onları da aklımdaki projeye katarak nasıl bir iş çıkartırız diye düşünürken kendimizi inşaatın içinde bulduk. İnşaat aşamasında, özellikle içerik ve görünüm olarak özellikle doğa ile uyumlu malzemeler kullanmaya dikkat ettik. Öyle ki odamızın birinin içinden çam ağacı bile geçiyor. Etrafa zarar vermediğimiz gibi doğada var olan her şeyi lehimize kullandık. Sonunda tesisimiz hizmet vermeye hazır hale geldi. Böyle diyorum çünkü hala bitmedi. Hayallerimin sonu yok, o yüzden uzunca bir süre de biteceğe benzemiyor.

Burada misafirlerimize köy hayatı sunuyoruz. Yetiştirdiğimiz hayvanlarımız var, seramızda ve bahçelerimizde her türlü sebze ve meyveleri yetiştiriyoruz. 2 dönümlük biyolojik havuzumuz var. Asla kimyasal kullanmıyoruz, doğal yollardan temizlenmesi için bitkilerden ve canlılardan faydalanıyoruz. Eskilerde kalan ama canlandırmak istediğim bir diğer değerimiz de taş değirmenler. Minyatür köyümüzde taş değirmenimiz kısa bir süre sonra faaliyete geçireceğiz. Yine kendi yetiştirdiğimiz buğdaylarımızı bu değirmende öğütüp, misafirlerimizle birlikte ekşi mayalı ekmekler yapacağız. Süt sağmayı, yoğurt mayalamayı ve hayvancılığın nasıl yapılacağını göstereceğiz. Onlarla birlikte, bahçemizde yetiştirdiğimiz mevsim ürünlerinden; konserve, turşu, reçel gibi dayanıklı tüketim malzemeleri yapacağız. Şimdilik 2 dükkânımız var minyatür köyümüzde, biri berber diğeri de demirci... Aynı zamanda burayı bir etkinlik merkezi haline getirmek istiyorum. El sanatları ile ilgili atölyeler, müzik festivalleri, gönüllü tarım merkezi gibi faaliyetlere ev sahipliği yapmak istiyorum. Aklınıza gelen, gelmeyen ne varsa benim de düşüncelerim arasında.

Beni harekete geçiren ve hayallerimi hayata geçirmeme vesile olan başta; Tarım ve Orman Bakanlığı'na, Muğla Tarım ve Orman Müdürlüğü'ne ve çalışanlarına çok teşekkür ediyorum" dedi.