TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI, MUĞLA'DA 'SEKTÖR' TOPLANTISI DÜZENLEDİ
“KİM, NEYİ, NE KADAR ÜRETECEĞİNİ VE NE KAZANACAĞINI BİLECEK"
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, "Tarımda Yeni Dönem, Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli" ile ilgili olarak Muğla'ya geldi. İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak tarafından karşılanan Gizligider, Muğla programı kapsamında üreticilerle bir araya gelerek suyu merkeze alan üretim planlamasının Türk tarımında yaratacağı gelişme ivmesi ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi. Gizligider, Muğla ve 13 ilçesinde, mazot ve gübre temel olmak üzere üreticilere verilecek yeni desteklerle ilgili detaylı bir sunum yaptı.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, Muğla'da üreticilerle bir araya gelerek Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanarak eylül ayında yürürlüğe giren ve Türkiye'de tarım sektörünü daha sürdürülebilir, verimli, kaliteli ve kayıtlı hale getirmeyi hedefleyen yeni üretim planlaması ve destekleme modelini tanıttı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü toplantı salonunda gerçekleştirilen bu önemli buluşmaya Tarım ve Orman Bakanlığı bürokratlarının yanı sıra, Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, AK Parti Muğla İl Başkanı Gültekin Akça, Muğla İli Tarımsal Üretim Komisyonu üyeleri arasında yer alan DSİ Genel Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı temsilcileri ile Muğla Üniversitesi Ziraat ve Su Ürünleri Fakültelerinin dekanları, Muğla'daki ziraat odaları, üretici birlikleri ve kooperatiflerin başkan ve yöneticileri ile üreticiler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan Tarım ve Orman Bakanlığı Sektör Toplantısının açış konuşmasını yapan İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak, 2023 yılının Nisan ayında Tarım Kanunu'nda yapılan düzenlemelerle Türk tarımında yeni bir dönem başladığını ve hem üreticilerni hem de tüketicilerin refahını yükseltmeyi amaçlayan, devrim niteliğinde reformların hayata geçirildiğini söyledi. Tarımda Üretim Planlaması kapsamında ÇKS'den yeni destekleme modellerine, atıl tarım arazilerinin değerlendirilmesine kadar tarihi kararlar alındığını kaydeden Saylak, “Ülkemizin bulunduğu coğrafyadaki savaşlar, turist ve mültecileri ağırlamak, doyurmak kolay bir süreç değil. Bugüne kadar sizlerin sayesinde, büyük özverilerle yerine getirdik. Ama önümüzdeki süreci artık planlamazsak, bunu bir program dahilinde yapmazsak, gelecekle ilgili endişelerimiz artmaya devam edecek. Tarımda yeni dönem, Bakanlığımızın koordinasyonunda, büyük bir dayanışma ile gerçekleşecek. Sonuçlarını almak için bir miktar zamana ihtiyacımız var. Bu çalışmayı hayata geçiren başta Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı olmak üzere, emeği geçen tüm Bakanlık personelimize, katkı koyan bilim insanlarımıza ve tarım paydaşlarımıza devrim niteliğindeki bu çalışma için şahsım ve kurumum adına şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.
VALİ AKBIYIK: İL MÜDÜRLÜĞÜMÜZÜN HER PROJESİNİN YANINDAYIZ
Daha sonra bir konuşma yapan Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık da tarım sektörünün üretim gücünü sürdürülebilir, verimli ve kayıtlı hale getirecek yatırımlarla artırmayı amaçlayan Tarımsal Üretim Planlaması ve yeni Destek Modelinin Muğla'ya hayırlar getirmesini temenni etti.
Muğla'nın sadece turizmde değil, tarımda da ülkemizin önemli bir üretim merkezi olduğunu söyleyen Akbıyık, “Su ürünlerinde, arıcılıkta Türkiye lideri, birçok diğer tarım ürününde ilk 5'te olan Muğla'mızın tarım ve hayvancılık potansiyeli çok yüksek. Dolayısıyla üretim planlamasının Muğla'mızın gelişmesine, kalkınmasına büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Bizler, Muğla Valiliği, YİKOB olarak, GEKA'nın da katkısıyla İl Müdürlüğümüzün her türlü projesinin yanındayız, destek veriyoruz. Toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, Sayın Bakanımıza ve Bakanlık bürokratlarımıza şehrimize hoş geldiniz diyorum." ifadelerini kullandı.
Ardından kürsüye Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider geldi. Bakan İbrahim Yumaklı'nın selamlarını ileterek konuşmasına başlayan Gizligider, Tarımsal Üretim Planlaması'nın 20 yıllık bir aklın ürünü olduğunu belirterek, “Üretim planlaması, 2015 yılından bu yana süzülen bir akılla, tecrübeyle ve sizlerle istişare yöntemiyle hazırlandı. Şu anda son 10 yılı çok daha yoğun çalışılmış bir planlama modeli ile karşı karşıyayız. Bu planlamayı yaparken, öncelikle kendimize yeterliliği temel kriter olarak aldık. Bunu sağlarken de tabana ana malzeme olarak 'su'yu yerleştirdik" dedi.
Küresel iklim değişikliği, nüfus artışı, savaşlar, büyük afetler nedeniyle dünyanın ve kaynak kullanımının değiştiğini anlatan Gizligider, halihazırda net tarım ihracatçısı olan ve tarımsal üretimde dünya ülkeleri arasında 6'ncı sırada bulunan Türkiye'nin mevcut tarımsal üretim potansiyeli ve yakın geleceğe dair öngörüler ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Son 50 yılda dünya nüfusu iki katına çıktı. Fakat arazi ve su tam tersine azaldı. Kentleşme yüzde 37'den yüzde 57'ye çıktı. Türkiye'de bu oran daha yüksek. Yine dünyada doğal afetler beş katına çıktı. Bunların zararı ise 250 milyar dolar. Bunun tarım sektörüne etkisi ise doğrudan yüzde 50. 2050 yılına kadar dünya nüfusu 10 milyara ulaşacak. Türkiye'nin nüfusu ise 105 milyon olacak. Yine bu süreçte, yılda 105 milyon turist ağırlamamız öngörülüyor. Bu projeksiyona göre; gıda talebine dayalı üretimin yüzde 70 olması gerekiyor. Bu üretim için su yüzde 15 daha fazla tüketilecek.
Ülkemizde su varlığı an itibariyle, 112 milyar metreküp. 1.313 metreküp kişi başına su düşüyor. Eğer su konusunda böyle devam edersek, 2030 yılında bu rakam su stresi dediğimiz, bin metreküpün altına düşecek. Türkiye coğrafyası, son 100 yıldır yaşamadığı kadar ağır travmalara gebe. Bir yandan 85 milyonu aşkın bir nüfusumuz var. Fakat muhatap olduğumuz kitle bununla sınırlı değil. Her yıl yaklaşık 55 milyon turist ağırlıyoruz, son 10 yılı aşkın süredir göçler dolayısıyla ülkemizde ağırladığımız başka bir kitle daha var.
Dünyanın tarımsal gündeminde ne varsa, biz de etkileniyoruz. Bugün başta Akdeniz çanağı olmak üzere dünyanın gündemi tarımsal üretimin artırılması ve su yönetimi. Susuz hayat, susuz üretim yok. Önce kendimize yeteceğiz. Bu nedenle, suyu merkezine alan, yönlendirici, katılımcı, öngörülebilir ve seçici bir üretim planlama modelini hayata geçirdik."
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, daha sonra Muğla'nın üretim planlamasına dahil edilen stratejik ürünleri başta olmak üzere, bitkisel, hayvansal üretimde planlama süreci ve yeni destekleme modelinin detayları ile ilgili üreticileri bilgilendirdi.
Muğla'da, stratejik ürünler arasında yer alan hububat, baklagiller, pamuk, ayçiçeği, yağlı tohum gibi üretim alanlarında üreticilerin dekar başına aldığı mazot ve gübre desteğine yaklaşık yüzde 350'ye varan oranlarda artış yapıldığını söyleyen Gizligider, sunumunda mevcut destekler ve güncel destekleri karşılaştırmalı olarak üreticilere anlattı.
Toplantı, soru ve cevaplarla devam etti.